Bir ikincisi ise hepimizin bildiği Adem ile Havva’nın Elma’nın cazibesine dayanamayıp yiyerek cennetten kovulmaları… Dilimize girmiş elma ile ilgili bir çok söz de var tabii, “bir elmanın iki yarısı”, “elmacık kemiği”, “elma dersem çık, armut dersem çıkma”, sözü gibi. En önemlisi ise vücudumuza olan faydaları sanıyorum. Uzmanlar her gün yememizin çok sağlıklı olduğunu sık sık tekrar ediyorlar.
Sağlığa Faydaları
Kandaki kötü kolesterol düzeyini düşürür.
Aşırı iştahı normal düzeye indirger.
Romatizma ve gut hastalıklarına iyi gelir.
Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Cilde güzellik ve tazelik verir.
Elma satın alırken, çürüksüz olmasına ve üzerinde benek olmamasına dikkat edin diyorlar. Aldıktan sonra buzdolabında 2 hafta süreyle saklayabilirmişiz. Yeşil ve sarı renkli elmalardaki C vitamini oranının, kırmızı renkli elmalardaki C vitamini oranından daha fazla olduğu söyleniyor ve yatmadan önce yenilen elmanın, daha rahat uyumaya yardımcı olduğu da. Vitaminlerin kabuğun hemen altında olduğunu, Elmanın da, kabuğunda ve kabuğun hemen altındaki etinde bol miktarda C vitamini barındırdığını biliyoruz. Bu yüzdendir ki Elmayı çok iyi yıkadıktan sonra kabuğuyla birlikte yemeliyiz. Yumuşamış elmaları reçel, komposto, marmelat, kek, tatlı yapımında ve dilimleyip kurutarak değerlendirebiliriz. Bu arada Elma suyunda bulunan "kuersetin" adlı madde, bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyormuş. Tam da mevsimi olduğu bu günlerde banakalirsa bolca tüketilmeli…