09 Haziran, 2010

ÖDEM DEYİP GEÇMEYİN ÖNLEMİNİZİ ALIN!


Bahar aylarını insanın içini kıpır kıpır yapmasından tutun da, sebze-meyve bolluğuna, mis gibi ortalığa yayılan kokulara (leylaklar, ıhlamurlar, iğdeler, güller, …), günün uzun olmasına, sabah kuş sesleri, serçe cıvıltıları ile uyanmaya, … kadar her şeyi ile çok seviyorum. Genelde çok üşüyen birisi olduğumu düşünürsem sıcak birçok rahatsızlığı tetiklese de sıcak havayı da, soğuk havaya tercih edenlerdenim. Yada şöyle de diyebilirim; sıcaktan davul gibi şişmeyi, üşümeye tercih ediyorum. Her gün sabah kalktığımda tamam işte o gün bu gün birazdan sanıyorum patlayacağım hissi ile, ellerim şişmiş, uyuşmuş, yüzüm keza şişmiş olarak uyanıyorum. En kötüsü de çok sıcak havalarda ve hareketsiz kaldığımda (araba, otobüs yolculuğu gibi) yürürken parmak uçlarımın yada bacaklarımın zonk zonk etmesi. Aslında önerilerde ki gibi, az tuzlu yiyen, bol su içen, oldukça hareketli, karbonhidratı da çok tüketmeyen birisiyim ama; yine de ödem sorununu oldukça sık yaşıyorum. Sizler için böyle sıkıntılarınız var ise faydalı olur diye düşündüğümden aşağıdaki yazıyı Milliyet Gazetesinden alıntı yaptım. Güzel bilgiler var. Ananas’ın ödem söktürücü olduğunu daha önce hiç duymamıştım. Bahar yorgunlukları, ödemler, … gibi sıkıntıları çoğumuzun yaşadığını düşünürsek kim bilir, belki aşağıda ki bilgilerden faydalanacak arkadaşlar olur.

Ödem deyip geçmeyin önleminizi alın!

Zaman zaman vücutta oluşan şişkinlikler bir hastalığın habercisi olabilir.

Birçoğumuz zaman zaman yüzüklerimizin parmağımızı sıktığından, bazen ayakkabımızın ayağımıza dar geldiğinden, çorabımızın ayak bileğimiz çevresinde iz bırakmasından rahatsız oluruz. İnsanın yaşam kalitesini çok etkileyen bu duruma “ödem” denir.

Ödem, vücutta dokular arasında sıvı birikmesi olarak tanımlanır. Başta hipertansiyon, kalp, böbrek, karaciğer ve tiroid bezi hastalıkları sırasında ortaya çıkabilir. Ağrı kesici ilaçlar ve bazı kortizon içeren ilaçların kullanımı sırasında da ödem tetiklenebilir. Bazen de hiçbir nedeni olmadan ortaya çıkabilir. Bu durum daha çok tuzdan ve karbonhidrattan zengin beslenme sırasında görülebileceği gibi, özellikle kadınlarda her ay adet öncesi döneminde artan progesteron hormonuna bağlı olarak da oluşabilir.

Hastalığa bağlı ödem tablosunda ödem, göz çevresinde, bacaklarda, karında ve ellerde olur. Ödem süreklidir. Beraberinde mevcut hastalığın varlığına göre halsizlik, yorgunluk, nefes darlığı, solukluk gibi şikayetlerde ortaya çıkabilir. Vücut genelde şiş ve parlaktır. Bacağın ön yüzüne el ile bastırıldığında çukurluk oluşur. Bu durumda mutlaka bir iç hastalıkları uzmanına başvurarak ödemin neden kaynakladığı bulunarak tedavisi yapılmalıdır. Nedeni belli olmayan ödem şeklinde ise ödem sürekli değildir. Kişinin yaşam tarzından etkilenir. Uykusuzluk, adet dönemleri, yağlı, tuzlu, karbonhidratlı yiyecekler ve alkollü içkiler ödemi artırır. Ödem gün içinde değişim gösterir. Beraberinde çok fazla sistemik yakınma yoktur. Hareket etme ile ve su içme ile şiddeti azalabilir. Eğer sizde zaman zaman vücutta şişlik hissediyorsanız aşağıdaki önlemleri almanızda fayda var. Tuz oranı yüksek yiyeceklerden uzak durun. Peynir, zeytin, salamuralar, turşular, bulyonlar, şarküteri ürünleri, tuzlu bisküviler yüksek miktarda tuz içerir. Dikkatli olun.

Suyu ihmal etmeyin
Taze ananas bromelin adlı bir madde içerir, doğal ödem söktürücüdür. Sabah aç karnına 1-2 dilim ve öğün aralarında tüketilebilir. Yine kivi, maydanoz ve terenin de ödem azaltıcı etkileri biliniyor. Probiyotikli yoğurtlar ve kefir bağırsakta iyi bakteri oranını artırarak şişkinliği azaltır. Düzenli kullanımın faydası var. Su içmek çok önemli. İyi bir dolaşım sistemi, iyi bir boşaltım sistemi ile birliktedir. Böbreğin ve bağırsağın iyi çalışması için günde 2-2.5 litre kadar su tüketilmelidir. Bitki çaylarına karanfil eklenebilir. Alkol, gazlı içecekler, kafein oranı yüksek içecekler (çay, kahve ) ve tuz oranı yüksek içecekler soda, şalgam suyu, tuzlu ayranlardan ödem şikayeti olanlar uzak dursun. Çok fazla basit karbonhidrat tüketilmemelidir. Özellikle basit karbonhidratlar denilen beyaz un, şekerlemeler ve pirinç gibi gıdaların glisemik indeksi yüksektir. Şişkinlik yapabilir. Yağ oranı yüksek kızartmalar, soslar, şarküteri ürünleri de ödemi artırabilir. Gün içindeki aktivitenizi artırın. Ayaklarınızı yukarıda tutmaya özen gösterin. Masa başı işte çalışıyorsanız saat başı su molası verin, masanızdan kalkın bir dolaşıp tekrar çalışmaya devam edin. Masanızın altına bir yükseklik koyun ve ayağınızı onun üzerinde tutun. Kilo yönetiminize özen gösterin, fazla stresten uzak durun.

2 yorum:

hilalinmutfagi dedi ki...

Emeginize saglik bizlerle bu bilgileri paylastiginiz icin,benimde odem sikayetim var ne kadar hareket etsemde ne kadar su icsemde yine sisligim var vucudumda.Allah saglik versin herkese.Tesekkurler

mutfakcini dedi ki...

Bilgi için teşekkürler. Ben de balon gibi oluyorum bazen :) Uçamayacak ağır bir balaon :)Sevgiler canım.